Ben evladımı kaybetmekten ve yaşlanmaktan bir başkasına muhtaç olmaktan çok korkuyorum. Şuan her şeye gücüm yetiyor, işimi gücümü rahatca yapabiliyorum, yürüdükçe açılıyorum, yorulmak nedir bilmiyorum. Ama o otururken kalkamayan lavaboya bile zor giden yaşlıları görünce sahip olduğum hafızamdan, sağlığımdan, istediğim her şeyi yapmaktan yani gençliğimde varolan tüm nimetlerden olup kendime yetemeyişimden korkuyorum. Babannem yıllar evvel çok yetenekli biriymiş. Herkesin evinde dikiş makinesi olmadığından bulunduğu köyde tüm kadınların elbiselerini elde kendi dikermiş hala üç beş kıyafetine bakarım makine gibi o kadar nizami kusursuz dikmiş ki. Tüm çocuklarını kendi doğurup göbek bağını kesip her işini kendi görürmüş. Şimdi 80 yaşında ama hiç bir kabiliyetinden eser yok. Arada unutuyor. Ne bileyim sanki ömrümüz kısacıkmış ve yarın tüm güzelliğimiz, ellerimizin işciliği, hatırladığımız güzel günler silinip gidecekmiş gibi. Gözlerimiz zor görecek, kulaklarımız ağır işitecek, ekmek almaya bile gidemeyeceğiz. Gerçekten tam anlamı ile iflas etmiş gibi. Bugünümün kıymetini o kadar iyi anlıyorum ki, şikayet edecek bir şey göremiyorum o yaşlılık durumundan.. Ne biliyim ihtiyar olmadan,kendimi o halde görmeden ölmek isterdim..🌾