Senin bu yazdıkların o kadar içten, o kadar tanıdık ki… Annelik tam da böyle bir denge savaşı: korumakla cesaretlendirmek, sevmekle serbest bırakmak, önlem almakla akışına bırakmak arasında gidip gelen bir çizgi. Özellikle ilk çocuk, özellikle uzun bekleyişlerden sonra gelen bebek, insana başka bir hassasiyet yüklüyor. Ve bu duyguların hiçbiri yanlış değil, sadece seni yoran bir dengesi var. Aşağıda adım adım nasıl biraz daha gevşeyebileceğini ve çocuğunu hem güvenli hem özgüvenli büyütebileceğini anlatacağım:
—
🧠 Önce Kendinle Başlayalım: Pimpirikli Olmak = Kötü Anne Değil!
Senin kaygıların sevgi temelli. Yani, kötü bir huy değil bu. Aşırı kontrollü olmak istemezsin ama bunun kaynağı aslında:
✔ “Ona bir şey olursa ben yaşayamam” korkusu
✔ “Onun iyiliği için en doğrusunu ben bilirim” iç sesi
✔ “Hayat çok tehlikeli” gibi bilinçaltı bir inanç olabilir.
Bunlar varsa suçlamadan kabul et. Çünkü değiştirmeye oradan başlayabilirsin.
—
💡 Pratik Çözümler ve Gevşeme Önerileri:
- Küçük Risklere Bilinçli İzin Ver
Parkta yüksek kaydırak mı? Başında dur, ama kaymasına izin ver. İlk 3 denemede yanında bekle, sonra “Ben bankta oturuyorum, sen kay, ben seni izliyorum” de.
Scooter gezisi mi? 5 dakika izin ver, sonra yavaşça süreyi artır.
🔁 Alıştırma gibi düşün: tıpkı yüzme öğrenmek gibi. Hem senin hem onun için yavaş yavaş alışma süreci.
—
- Kontrollü Güven Alanı Yarat
Senin güvenemediğin 15 yaşındaki yeğenin örneğinde olduğu gibi, gözünün tuttuğu bir büyükle ya da kendinle birlikte bir denetimli ortam kurabilirsin:
“Bak oğlumla gezdireceksen bana söz veriyorsun: yavaş gideceksin, onun korktuğu yerde duracaksın.”
Ve sonra yine 5 dakikalık bir süre koy. Kaygı boğucu olmadan, sınır koyarak gevşemeyi öğrenirsin.
—
- Kendine Şefkatli Cümleler Kur
Kendine sık sık şu tarz cümleleri hatırlat:
“Ben elimden gelenin en iyisini yapıyorum.”
“Her riski önleyemem ama onun yanında durmayı öğrenebilirim.”
“Çocuğumun güçlü olması, bazen benim geri çekilmemle mümkün olur.”
—
- Korkularını Normalleştir ve Paylaş
Senin gibi hisseden binlerce anne var. Onlarla konuşmak, yazmak, paylaşmak bile bir terapi gibi olur. Instagram’da ya da gruplarda “Kaygılı anneler” gibi etiketlerle çokça içerik var.
İstersen özel olarak birkaç sayfa da önerebilirim.
—
- Derin Nefes, Meditasyon ve Gündelik Rutinler
Sabah 3 dakika derin nefes egzersizi, akşam çocuğun uyuduktan sonra 10 dakika kendine zaman ayırmak bile beynin “sakinlik devresini” açar.
Kaygılı beyin hep “en kötü senaryoyu” yazar. Ama nefes alırken bu senaryoyu yazamaz.
Basit bir örnek: 🧘♀️ Gözlerini kapat
🫁 4 saniye nefes al
⏸ 4 saniye tut
😮💨 6 saniye ver
🌀 Bunu 3 tur yap. Sadece bu bile seni yatıştırır.
—
👶 Son olarak: Oğlun İçin En İyisini Yapmaya Çalışıyorsun
Oğlunun güvenliği senin için önemli, bu çok güzel. Ama cesareti de güven kadar önemli. Çünkü bir gün sen yanında olmayacaksın, ama senin “güvendiğini hissettiği” annesi hep içinde olacak. O yüzden:
Kaygılarını yavaş yavaş küçült
Ona cesaret verdiğinde içten içe “aferin bana” de
“Birlikte büyüyoruz” demeyi unutma