ayazz
Aslında size kendi adıma bir öneride bulunabilirim, ancak böyle bir aile dinamiğinin içinde ne kadar etkili olur bilemiyorum. Öncelikle, eşinizin sık sık tartıştığını söylüyorsunuz; bu durum sizi rahatsız ettiği kadar, eşinizi de rahatsız etmiyor olabilir. Her ne kadar o anlık rahatsızlık yaşasa da, anne-evlat bağı bir yerden sonra bu kötü hisleri aşar. Zaten birlikte yaşama sebepleri de bundan kaynaklanıyor. Örneğin, sizin anneniz ile eşiniz aynı evde aynı sorunu yaşıyor olsaydı, eşinizin annenize tahammülü ne kadar sürerdi? Belki bir gün, belki bir hafta, belki birkaç ay. Yani her ne yaşarsa yaşasın, belli ki eşinizin konfor alanı orası; yoksa siz değil, onun bir şeyler yapması ve bu sağlıksız ortamdan çoktan çıkmış olması gerekirdi. Mantıken kimse ailesinin saygısızlığını ve yükünü eşinin görmesini ve bilmesini istemez; bunu eşine yaşatmak ya da yansıtmak istemez. Aynı evde kalmak zorunda bırakmazdı. Ancak arayışa girdiğinize göre, eşiniz de pek rahatsız görünmüyor olabilir. Bu durumda benim önerim, bir süre kaynananız ile aranıza bir set koymanız ve çekişmeye ara vermenizdir. Ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın karşılık vermemeye çalışın; duymamaya, görmemeye çalışın. Kendinize ve çocuğunuza odaklanın. Bırakın eşiniz ile tartışmalar, sürtüşmeler devam etsin; siz sadece gözlemleyin. Bir müddet sonra, eğer hâlâ üzerinize geliniyorsa, en azından bir süredir suskun kaldığınızı ve artık bu basitleşmiş aile kavramına enerjinizin yetmediğini gösterebilirsiniz. Aynı zamanda, bir süredir sakin bir şekilde kendi içinizle ve çocuğunuza yöneldiğinizi ifade etmiş olursunuz; bunu hem kaynana hem de eşiniz görmüş olacak. Ardından, eşinizle olan tartışmaların sizi artık yorduğunu, rahatsız ettiğini ve bu ortamda daha fazla kalmak istemediğinizi, hem kendiniz hem de çocuğunuz için sağlıklı olmadığını, sakin ve güzel bir dille ifade edebilirsiniz. Ama öncelikle dediğim gibi, kendiniz için bir durulma süreci oluşturun ve bu süreci önce herkese gösterin.